Silahlı TERÖRE KARŞIN MÜCADELEDE İKİ SEÇENEK VARDIR;; ‘‘YA TERÖRİSTLERİ YOK EDERSİNİZ, YADA TERÖRİSTLER SİZİ YOK EDER’’

15 Nisan 2013 Pazartesi yazildi.


Silahlı TERÖRE KARŞIN MÜCADELEDE İKİ SEÇENEK VARDIR;
‘‘YA TERÖRİSTLERİ YOK EDERSİNİZ, YADA TERÖRİSTLER SİZİ YOK EDERLER’’

 Silahlı teröre karşın mücadelede, ciddi demokrattık devlet yönetimlerinin iki seçeneği bulunmaktadır;

 - Ya teröristleri güvenlik birimleri ile imha eder, dağıtarak kontrol altına alırısınız, sosyo & ekonomik önlemlerle uzun bir süreçte terörü yok edersiniz!

- Yada Teröristler sizden baskın çıkar, teröristlerin isteklerine çaresiz kalınır, boyun eğilir, tavizler üstüne gelişişi güzel tavizler verilir. Bu tavizler, çaresizlik karşısında teröristler daha da güçlenerek, ulusal ve uluslar arası statü kazanarak devleti ülkeyi ele geçirirler, devlet yönetimini maymuna çevirirler ve sizi ülkeyi kaos içinde bitirirler!

Başka bir seçenek yoktur, varsa; sahtekârlıktır, hilekârlıktır, ihanettir, hıyanettir, Delalettir, en büyük ahmaklıktır. Federatif bir yapı ile dahi beklentiler hayalden öte değildir, sonucu kısa sürede her iki taraf için feci bir hüsrandır.  Bir taraf Kürdistanla  petrol gelirleri ile büyük ve zengin federatif devlet  hayal ederken, diğer taraf ise bağımsız büyük güçlü zengin bir Kürdistanın aşama, aşama kurulması için geçici kabule rıza gösterecektir.  Devlet olma yolunda eksikliklerini kolaylıkla tamamlamak ve ileride tanınmak için federatif devlet içinde zaman kazanacak daha sonra Kürdistani ilan edecektir.  

Acılımlar da mı?

Şehitler ölmesin, analar ağlamasın buna engel olan T.C., TSK mıydı?

ü  12 senede neler yapıldı.

ü  Teröristler bitirilme aşamasına getirildiklerinde neden 12 senede azdırıldı kontrol edilemez hale getirildi,

ü  Neredeyse her gün çok şehit verildi.

ü  TSK’ de özellikle PKK’ karşın ve kara şeriata karşın mücadele veren, laik cumhuriyeti savunan ve TSK da ağırlığı olan askerler tutuklanıp düzmece suçlarla uzun yıllardır yargılanıyor olması sizce tesadüf müdür? Yada belli hedeflerle ulaşmak amacıyla önceden planlanarak fırsat yakalanarak yürürlüğe mi konulmuştur? (PKK ve Kara şeriatın karşısında tek etken bir güç TSK vardı. TSK, yolların açılması için mi planlı bir şekilde tasfiye edilmeğe çalışılmaktadır?

ü  Siyasette kin, nefret ve intikam da insanların önlerini görmelerine, doğru kararlar almalarında engel oluyor maalesef. Türkiye devlet yönetiminde bazı arzu edilmeyen olumsuz gelişmeler bu şekilde açıklanabilir.

 

Bu gibi hükümet icraatları neden tarafsız önyargısız korkusuz çıkarsız adam gibi Türkiye’de tartışılmıyor. …

 

Türkiye’de açılımlardan, barıştan, saçılımlardan ve diğer saçmalıklardan evvel; Türkiye’deki son 40 yıldır süren silahlı terörün nedenlerinin araştırılmasında, bilinmesinde ve değerlendirilmesinde yarar vardır.

 

Kısaca, Türkiye’de ki silahlı PKK terörün nedenlerinden ve hedeflerinden biri, Türkiye topraklarının bir kısmının da dâhil edildiği Ortadoğu da Kürdistan devletinin kurulmasıdır. Türkiye hangi sebep ile olursa olsun bu gelişmeye onay verip desteklese dahi ne kendi ülkesinde neden komsu ülkelerde huzur ve barış gelmeyecektir. (Tarafsız, önyargısız, çıkarsız, bir vatandaş olarak kendi şahsi görüşlerimdir)

……………

Bu görüşlere karşın, müzik çalarda kırık plak gibi klasik argümanlar belli çevrelerce tekrarlanacaktır. Örneğin, devletin 40 yıldır silahlı terör mücadelesinde, on binlerce şehitlere, gazilere rağmen, yüzbinlerce milyar dolar ekonomik maliyetine sıkıntılara rağmen terör hala bitirilememiştir, devleti eskisinden daha fazla tehdit ediyor, gelinen duruma bakın, v.b. söylenecektir.

Peki, Acılımlar alternatif çözüm olarak değerlendirilemez mi? Sorulacaktır.

Rahmetli Özal döneminden beri verilen tavizlerle, sözlerle, açılımlarla varılan nokta bellidir. Uzaklara gitmeğe gerek yok, daha 10 sene evvelisine göre terörün bitirilmesi için talep edilenleri, verilen sözleri hatırlayın. Eğer unutulduysa, internetten arama motorlarından o zamanların belli arşivlerine ulaşarak, araştırarak hatırlayabilirsiniz. Silahlı terörün gerçek yüzünü sizlerde çok daha iyi görürsünüz. Belli kişilerin gerçek şahsiyetlerini, tutarsız, dengesiz kimliklerini sizlerde görebilirsiniz.

Barış, demokratik, kardeşlik, v.b. isimlerle tanımlanan acılımlar, sacılımlar;

- Halkı uyutmak aldatmak içindir.

- Devlet yönetimin silahlı teröre karşın beceriksizliğini, yenilgisini halka farklı şekilde duyurmaktır, yutturmaktır!

Barış mı?

Silahlı teröre karşın kesin barış; devletin otoritesi ve güvenlik güçlerinin silahlı mücadelesi ile sağlanır, gerektiginde kan ve can ile ülkede kalıcı barış, huzur, güven korunur!

 

.............

Selçuklular, Osmanlılar dönemlerinden barış örneklerini vermeden evvel; bu dönemlerin uzman, tarafsız, önyargısız tarihçiler tarafından verilere dayanarak araştırılmasında ve değerlendirilmesinde yarar vardır. …

 

Selçuklular, Osmanlılar dönemlerinde de isyanlar, ayaklanmalar hep çıkmıştır, devlet otoritesi zayıfladığında silahlı terör hep sorun olmuştur. Selçuklular, Osmanlılar neden kurulduklarından beri bugüne dek devlet olarak devam edememişlerdir, var olmamışlardır, hükümranlıklarını koruyamamışlardır?

Hele uzman diye geçinen prof. unvanlısı, unvansızı; Selçuklular, Osmanlılar devrindeki halklar arasındaki kardeşlikten, barıştan bahsetmeden evvel, en azından o zamanların olanaklarını, insanlarını değerlerini v.b. ile bugünün insanlarını ve bugünün olanaklarını dikkate alarak karşılaştırsınlar. Her devrin kendine has özellikleri ve devlet yönetiminde barış, huzur, bastırma, gibi farklı yöntemleri uygulamaları bulunmaktadır....

 

Türkiye Kurtuluş Mücadelelerinde, Türkiye Cumhuriyet dönemlerinde, kurulma gelişme aşamalarında; silahlı PKK terör benzeri isyanlar ayaklanmalar her fırsatta hep vardı. Ve içimizde barındırdığımız, diş güçlerle işbirliğine giden hainler her fırsatta hep vardı. O zamanların olanakları imkanları ile her defasında silahlı terör, isyanları ayaklanmalar acımasızca silahlı mücadele ile bastırılmıştır, hainler yakalanarak en ağır şekilde cezalandırılmıştır destek sağlayanalar dağıtılmıştır, Ülkede huzur, güven barış sağlanmıştır. Neden bazı gerçekler korkulmadan tartışılmıyor; Örnegin Türkiye’de belli bir azınlık bir hastalık saçan çıban başı gibidir. Ülke zayıfladığında, dış destek bulduğunda hemen ortaya çıkarlar. Örneğin, Osmanlıların çöküşünde, kurtuluş savaşı sırasında, kurtuluş savaşından sonra cumhuriyetin ilk dönemlerinde farklı silahlı terörler ortaya çıktılar, ülkeyi devleti hep arkadan vurdular, cumhuriyetin gelişmesine hep olumsuz davrandılar, Kıbrıs barış harekâtında büyük hayallere kapıldılar, iştahlandılar. Yunanlıların yanında yer almağa, Yunanistan ile savaş çıkmasında karşı tarafa güneydoğuda ayaklanacakları teminatını iletmişlerdir. …

Diğer bir gerçek nerden nereye Güneydoğu ve Doğu Anadolu Kürdistan oluyormuş?

Bu topraklarda bir devlet olarak hüküm sürememişlerdir, bir birlik olamamışlardır. Asırlardır buraları hep Türklerin yurdu olmuştur. Eğer bu güne kadar varlıklarını korumuşlar iseler bunu Türk hükümranlığına, kardeşliğine borçludurlar. Kuzey Irak’ ı devlet dairelerini işgal ettiklerinde ilk yaptıkları belgeleri yakmak olmuştur! Neden? Sonrada bölgeyi Türkmenlerden arındırmak Kürtleştirmek olmuştur neden? Bunlarda neden belgelere verilere dayanılarak tartışılmıyor. Doğuda ve Güney Doğuda PKK tarafından bir asimilasyon uygulanıyor, çocukları ve gençleri kolaylıkla asimile ediyorlar. Kendilerine destek vermeyen yöre halkını yok ediyorlar yaşama hakkı vermiyorlar. Bu gelişmelere günün devlet yönetimi neden gerekeni yapamamıştır. Bunlarda tartışılmalıdır.

 

Tavizlerle, boş laflarla, nutuklarla ve dengesizlerle, kararsızlarla barışın sağlanamayacağı, terörün daha da şiddetleneceği, ülkeyi böleceği, vatandaşlar arasında düşmanlığı körükleyeceği görüşümü bugünde tekrarlıyorum. ….

İzmir, 20.4.2013

DrHusso

 

 


0 yorum: