DEMOKRATİK DEVLET YÖNETİMLERİNDE
SECİLMİS SİYASİLERİN, HÜKÜMETLERİN GÖREV VE
YETKİLERİNİN KISITLANDIRILMASI
Olmazsa olmazdır!
21. yüzyılda dünya devletlerinin demokratik yönetim sistemlerinde seçilmiş
siyasilere, hükümetlere, başkanlara tanınan sınırsız yetkilerin önemli ölçüde
acilen kısıtlanması gerektiği görüsündeyim! Nedenleri mi?
ÜLKEDE ORTAYA ÇIKAN BİR ÇOK OLUMSUZLUKLARIN KAYNAĞI, FAKİR VE YOKSULLUĞUN,
İŞSİZLİĞİN, EĞİTİMSİZLİĞİN, TERÖRÜN, VUKUATLARIN, TEKNOLOJİDEKİ GERİ
KALMIŞLIĞIN TEK NEDENİ VARDIR, ODA SEÇİLMİŞ SİYASİLERDİR. SEÇİLMİŞ SİYASİLERİN
KALİTESİZLİĞİNDE ARANMALIDIR. SEÇİLMİŞ SİYASİLERİN EL ATTIKLARI HER MESELE, KARIŞTIKLARI HER OLAY, AYAK
ATTIKLARI HER YER BERBAT OLMAKTADIR.
(Saçmalıyor derseniz, kendiniz de doğruluğunu bir araştırın! Sizde bunların
her şeyi, kurumları, ülkeyi, berbat ettiklerini görürsünüz. Bir örnek mi? Hangi birini göstereyim ki, diğerlerine
haksızlık olmaz mi! Yine de siz örnek istiyorsanız, günümüz teknolojik imkanlarından
yararlanarak, internetten arama motorlarından da kısa sürede yığınla malumat
edinebilirsiniz)
SİYASİLER; insanlık yaşamında, ülke de,
devlet yönetimlerinde şerlerin, birçok olumsuzlukların, suiistimallerin,
savaşların, siyasi ve ekonomik iflasların ve kaosların, isyanların,
huzursuzluğun, yoklukların, pahalılıkların, işsizliğin, kadersizliğin, her
türlü sefaletin, uğursuzluğun, pisliğin mağduriyetin ana kaynağıdırlar.
Günümüzde Türk siyasetinde devlet
yönetiminde hakim olan zihniyet; “ Halk beni tercih etti, halk bizleri seçti,
bizlere bir daha ki seçimlere kadar devlet yönetiminde yetkilerini vermiştir,
istediğimizi yaparız, kendi görüş ve zihniyetimize göre hareket ederiz” gibi
anlayış yanlıştır, çağdışı gericiliktir, ve günümüz seçilmiş siyasilerin,
hükümetlerin devlet yönetimindeki anlayışları, uygulamaları; demokratik devlet
yönetimi sitemine, yani DEMOKRASİ ANLAYIŞINA;
“EGEMENLİK KAYITSIZ ŞARTSIZ MİLLETİNDİR “ hükmüne de aykırıdır.
“HALK ÇOĞUNLUĞU BİZİ TERCİH ETTİ” BU
YETKİYE DAYANARAK DEVLET DÜZENİNİ KENDİ ÇIKARLARIMIZA GÖRE İDARE EDER,
DEĞİŞTİRİR, ÇIKARLARIMIZA TERS DÜSENİ KALDIR, KARDEŞLERİMİZİ, YAKIKN, UZAK
AKRABALARIMIZI BİZE YAKIN VATANDAŞLARI KOLLAR, Ehliyetine, bilgisine,
tecrübesine vasfına bakmadan ÖNEMLİ MAKAMLARA ATAR, MEVKİLERDE GÖREVLENDİRİR,
DEVLETİN ZENGİNLİKLERİNDEN OLANAKLARINDAN İHYA EDER, BİZE UZAK KALANLARI VERGİLERLE,
HARÇLARLA, HARAÇLARLA, ZAMLARLA CEZALARLA EZER GECER, SÖMÜRÜRÜZ, v.b. SİYASİ
ZİHNİYETİ HER GEÇEN DÖNEM DAHA DA ÖN PLANA CIKIYOR.
Kısaca; Türkiye gibi aksak demokratik
devlet yönetimin hâkim olduğu ülkelerde, politikacıların, bürokratların,
işverenlerin çoğunluğu devlet yönetiminin olanaklarını kullanarak, kişisel geri
kalmış egolarını tatmin etmek ve, veya ülkenin insanlarını, zenginliklerini sülalece
sömürmek, kullanmak için kendi aralarında yarışırlar.
(Saçmalıyor
demeden evvel sizde önyargısız, korkusuz araştırın, olup bitenleri
değerlendirin. Güncel olayları takip edemiyorsanız, internetten iç ve dış
basından farklı görüşleri, haber kaynaklarını, farklı yorumları
değerlendirebilirsiniz)
Bu nedenlerle de demokratik devlet
yönetimlerinde seçilmiş siyasilere, hükümetlere tanınan görev ve yetkilerin
zamanımızın teknolojik imkânları, insanlarımızın bilgi, kültür düzeyleri
dikkate alınarak yeni baştan değerlendirilerek, tanımlanarak azaltılmasında
yarar vardır. Seçilmiş siyasiler çıkarlarına yada
keyiflerine göre değil, 21. Yüzyıla uygun tanımlanan yasa ve yönetmeliklere
göre tanımlanan görevlerini yerine getirmek için halk tarafından kısıtlı bir
süre boyunca yetkilendirilmelidirler.
Görevi suiistimallerde, bu sınırlar
aşıldığında gelecek secimler beklenilmeden verilen görev ve yetkilerinden
azledilebilmelidirler. En önemlisi parti ici demokrasi sağlanmalıydı, başkanlık
sultasına izin verilmemelidir, tekrar, tekrar seçilme imkanı kaldırılmalıdır.
ve milletvekili seçilme kriterleri millet vekili kalitesini artıracak şekilde
yeni bastan düzenlenmelidir. Is hayatında düzgün, basarili ve tecrübeli insan
iliksileri sağlıklı olan kişilikli insanların aday olma şansı verilmelidir.
Üniversite mezunu olmak, unvan sahibi olmak, yurtdışından gelmek, orada
borsada yüksek ücretlerde çalışıyor bulunmak, genç olmak, bir örgüte, yada bir
kurumun basında olmak, belli kişilere, örgütlere yakınlığı olmak gibi kriterler
ağırlıklı olmamalıdır. Bence teorik bilgili değil, basarili, uygulayıcı,
tecrübeli kriterleri tercih edilmelidir.
0 yorum: