TAYYİP ERDOGAN İSTİFA !
DİKTATÖRLÜK ÖZENTİSİ, AGIR BORÇLANMA, HARAÇ MEZAT ÖZELLEŞTİRME, TSK YIPRATMA, TUTUKLATMA, KÖTÜ GİDİŞAT, KARARSIZLIK, SAĞLIK SORUNU, HALKI AŞAĞILAMASI, GÖSTERİCİLERİ COPLATMASI, devrim muhafızları benzeri yobaz magandaları, GAZLAMASI, GÖSTERİCİLERİ TUTUKLATMASI, BİNLERCE GÖSTERİCİYİ GÖZALTINA ALARAK DÖVDÜRTMESİ, İNSANLARIN YAŞAM TARZINA KARIŞMASI, HALKINA ZULÜM UYGULAMASI, HALKA VAHŞET, BASKI, İŞŞİZLİK, YOKSULLUK, GELİR DENGESİZLİK, KEYFİYET, UMURSAMAZLIK,
KENDİLERİNİ TASVİP ETMEYEN VATANDAŞLARA, MUAHLİFLERE HALKA ŞİDDET UYGULAMASI, HAYATLARINI KARARTMASI, EN KÖTÜSÜ TÜRKİYE’Yİ BÖLEREK AYRIŞTIRARAK TÜRKİYE’Yİ KAOSA SÜRÜKLEMESİ, FELAKETE SÜRÜKLEMESİ
HEPSİ BİR TARAFA, AŞAĞIDA NEDENLERDEN DOLAYI TAYYİP ERDOĞAN İSTİFA ETMELİDİR
1) TAKSİM'DEKİ OLAYLAR NEDENİYLE SURİYE'NİN TÜRKİYE'Yİ UYARDIĞINI YAZAN THE NEW YORK TİMES ESAD'IN ŞU SÖZLERİNE YER VERDİ: "ERDOĞAN ŞİDDET İÇERMEYEN BİR POLİTİKA İZLEYEMİYORSA İSTİFA ETMELİ"
2) THE NEW YORK TİMES’IN SİTESİNDEKİ YAZIDA, SURİYE ENFORMASYON BAKANI ORMAN ZOABİ’NİN, ‘TÜRK HALKI BÖYLE BİR ŞİDDETİ HAK ETMİYOR. ERDOĞAN ŞİDDET İÇERMEYEN BİR POLİTİKA İZLEYEMİYORSA İSTİFA ETMELİ’ SÖZLERİNE DE YER VERİLDİ. SURİYE ENFORMASYON BAKANI UMRAN EL ZUBİ BİR AÇIKLAMA YAPARAK GEZİ PARKI PROTESTOLARINDA ŞİDDET KULLANIMINI ELEŞTİRMİŞ VE ERDOĞAN’I İSTİFAYA ÇAĞIRMIŞTI.
3) Mübarek içinde ne denmişti, hatırlayın! ' ' Halkına zulüm eden, vatandaşına bomba yağdırtan, silah doğrultan lider, devlet başkanı gitmelidir....'' kendisi Türkiye'de ne yapıyor? Kendisini istemeyenleri dövdürtüyor, tutuklatıp korkutuyor, göstericilere bomba yağdırtıyor, kimi vatandaşın beynini dağıtıyor, kimi vatandaşın gözünü çıkartıyor, kemiklerini kırdırtıyor.....
* Hayır! Dindar, Allah korkusu ve sevgisi olan, çocuk ve torun sahibi Sayın Tayyip Erdoğan bu kadar gaddar olmaz. Danışmanları ülke yararına bu şekilde kötü davranmasına yönlendiriyorlar, düşüncesindeyim! Ülkesi, halk ve İslam Alemi için en iyisini yapma gayretinde olduğundan benim şüphem yoktur. Yanlış ve tek yönlü bilgilendirilip sonunu hazırlıyorlar görüntüsü hâkim.
AKP VE TAYYİP ERDOĞAN HER GECEN GÜN RADİKAL DİNCİLERİN YOBAZLARIN HÂKİMİYETİ ALTINA GİRİYOR! AKP NİN İLK DÖNEMLERİNDEKİ PARTİ İÇİ MOZAİĞİN, DENGENİN BOZULDUĞU GÖRÜŞÜNDEYİM.
EVET NERDEN NEREYE? Türkiye bunları hak etmiyor
ü Allah göstermesin, eğer olaylarda ölen çıkarsa, Tayyip Erdoğan’ı ve Hükümetini Sudi Arabistan dahi kabul etmeyecektir!
ü Devletin Valisi, Devletin Emniyet Müdürü, Devletin Polisi Yasa ve yönetmeliklerle göre hareket etmelidir. Hükümetin, Tayyip Erdogan'nın memuru olmadıklarını bilmelidir.
.............................Türkiye genelinde yayılan protesto gösterilerini marjinal, ideolojik, grupların eylemleri demeden evvel, ve Türkiye de AKP nin muhafızları vatandaşa şiddet vahşet uygularken emniyetin vatandaşı korkutma, sindirme, kaçırtma gözaltılar, kanlı şiddet uygulamaları devam ederken Başbakanın Türkiye'de hiç bir şey yokmuş görüntüsü ile yurt dışı seyahati tam bir sorumsuzluk örneğidir, aklı selim devlet adamlığı ile bağdaşmayan bir uygulamadır
..............................
Vatandaşa uygulanan polis vahşetinin hesabı sorumlulardan alınmalıdır, eğer Türkiye cumhuriyeti muz cumhuriyeti değilse, eğer Türkiye devleti korkuya dayalı despot rejim devleti değilse, eğer Türkiye hukuk devleti ise, eğer Türkiye'de vicdan sahibi cesur yürekler varsa eğer Türkiye'de sorumlu ve Allah korkusu olan sorumlular bulunuyorsa Vatandaşa uygulanan polis vahşetinin hesabı sandıklardan evvel sorulmalıdır. Bu polis vahşetine göz yuman zihniyetin ülkede demokratik seçimlerinden bahsedilemez. Her türlü olanağı değerlendirip büyük oy çoğunluğu ile tekrar tekrar kendilerini bir yamanlar Hittler despot rejimlerinde olduğu seçtireceklerdir. Hittler de bir zamanlar ilahlaştırılmıştı, peşine milyonları takıp meydanlarda cosuyordu. Tayyip Erdoğan'a dokunmak ibadettir diyebilen, Türkiye'ye böyle lider yüzyılda bir gelir diyen parlamenter TBMM içinde bulunuyorsa, savcı ve hakimler hükümete biat ediyorlarsa,... Vekil olacakları parti başkanı belirliyorsa ve korkak pasif muhalefet olduğu sürece Türkiye' de demokrasiden ve demokratlık seçimlerden bahsetmek saçmalıktır.
Devletin olanaklarından, nimetlerinden zenginliklerinden yedi sülalelerini ihya olan iktidar sahipleri ve iktidara yalaklık ederek kısa sürede palazlananlar, önemli memuriyetlere, makamlara gelenler, iş güç sahibi olan vatandaşlarımız tabii ki bu iktidar yönetimin kendi şahsi menfaatleri için devam etmesini isterler bunun içinde her olanağı, ahlak dışı, hukuk dışı olanaklara da başvuracaklardır. İktidarı öveceklerdir, göklere çıkaracaklardır, başkana dokunmak ibadettir diye saçmalayacaklardır, dünya lideri, Türkiye'nin en büyük lideri diye de methiyeler söyleyeceklerdir. Hatta başkanı pompalayarak ayaklarını yerden keseceklerdir, önünü görmesini engelleyeceklerdir...
Fakat halk yeni yetişen gençlik eski geçmiş zamanlara göre çok daha bilgili, bilinçli ve gerçekçidir. Gezi parkı eylemleri bu gerçeği herkesin anlayacağı şekilde göstermiştir.
Çoğunluk vatandaş bunların yalanlarına kanmıyor, örneğin AKP ile vatandaşların cepleri para doldu, kişi başına düşen mili gelir, kimine göre on bin kimine, göre yirmi bin Euro'ya yükselmiş! Sizleri bilemem, üniversitede çalışan bir öğretim üyesi olarak benim cebimde eskiye nazaran çok daha az para kalıyor, bırakın para biriktirip; ev, yeni araba, yazlık almayı, ayın sonunu getiremiyorum hala cepten yiyorum! Belli şahsiyetlerin yüzbinlerce, milyonlarca dolar verip onu bunu aldıklarını gördükçe bunlar bu kadar parayı nasıl kazanıyorlar, ne kadar vergi veriyorlar, ne iş yapıyorlar, ülkeye hangi ekmek kapısını açtılar diye isyan ediyorum...
Türkiye'deki siyasetin, particiliğin amacı, devleti ele geçirip devletin nimetlerinden, zenginlerinden gücünden istifade etmektir, diğer insanları sömürmek, kullanmaktır ve gelişmesi sekteye uğramış egolarını tatmin etmektir. Vatan, millet, Sakarya, devlet, bayrak, Atatürk, laiklik, din, inanç, İslam, vatandaş, demokrasi, barış, iş, aş, baş v.d. kimlerin umurunda. Ülke parçalanıyor, çöküyor Doğuda devletin sözü geçmiyor, gücü yetmiyor kimin umurunda! Durmak yok, yola devam, ileri demokrasi, büyük Türkiye.....
21. yüzyılda dünyada devlet yönetimlerinde reformlar olmazsa olmazdır. Yapılması gerekenlerin başında
1. Ehliyetsizlerin özellikle devlet yönetiminde yer almalarının önüne geçilmesi ve yenilenme en fazla iki dönem seçilmek ve görevde kalma
2. Devlet yönetiminde halk adına seçilmişlerin ve atamamışların görev yetkilerinin acık seçik belirlenmesi.
3. Devlet yönetiminde yapılan görevi suiistimaller ağır hataların seçilmişlerden seçimlerden evvel sorulabilmesi,
4. Devlet yönetiminde de bilgisayar destekli yönetim teknolojilerin geliştirilmesi,...
ÜLKEDE ORTAYA ÇIKAN BİR ÇOK OLUMSUZLUKLARIN KAYNAĞI, FAKİR VE YOKSULLUĞUN, İŞSİZLİĞİN, EĞİTİMSİZLİĞİN, TERÖRÜN, VUKUATLARIN, TEKNOLOJİDEKİ GERİ KALMIŞLIĞIN TEK NEDENİ VARDIR, ODA SEÇİLMİŞ SİYASİLERDİR. SEÇİLMİŞ SİYASİLERİN KALİTESİZLİĞİNDE ARANMALIDIR.
SEÇİLMİŞ SİYASİLERİN EL ATTIKLARI HER MESELE, KARIŞTIKLARI HER OLAY, AYAK ATTIKLARI HER YER BERBAT OLMAKTADIR.
0 yorum: