Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Prof.
Ekmel Beyin AKP adayı, BaşbakanTayyip Erdoğan karşısında kazanması
zor. Fakat üstesinden gelinemeyecek kadar da zor değildir, yani
kazanma şansı bulunmaktadır!
Çatı adayı Prof. Ekmeleddin İhsanoğlu' nun işi neden çok zor?
ü
Çünkü karşısında halk tarafından
tanınan ve devletin olanaklarını kullanan bir başbakan adayı
bulunmaktadır.
ü
TRT dâhil medya yayınlarının neredeyse beşte
üçünde Başbakan Tayyip Erdoğan lehinde gece gündüz etkili bir şekilde
propaganda sürdürüyorlar.
ü
Hükümetin yanında devletin büyük olanaklarından
ve güçlü kaynaklarından yararlanan, nemalanan iş adamları, bürokratlardan ve
memurlardan oluşan bir sınıfın mevcut düzenin sürmesi için tüm
olanaklarını Başbakan lehine seferber ettiği gözlenmektedir.
ü
Başbakan Tayyip Erdoğan lehine çalışan diyanet
ve diyanetin imamlar ordusu çıkarları gereği dine dayalı mevcut düzenin daha da
güçlenmesini, bu suretle ileride iktidara ortak olmaları hedeflenmektedirler.
ü
Çatı adayının toplumda tanınması ve
tanıtılması süresi çok kısıtlıdır. (Çatı adayı çok önceden ortaya çıkmalıydı.
Bu da muhalefet yönetimin sistemsiz, plansız düzensiz çalıştığını
göstermektedir )
ü
Çatı adayını belirleyen partilerden, Prof.
Ekmel Beyin CHP ve MHP den tam olarak desteklenmediği bilinmektedir, çatı
adayına karşın olanlar bulunmaktadır. (CHP ve MHP seçmenleri, partizanları
yarını düşünüp mevcut adaylar içerisinde Cumhurbaşkanlığı makamına en uygununu seçmeleri
hepimizin yararınadır. )
ü
Başbakanın Güneydoğu Anadolu için PKK ya
verdiği, daha da vereceği ödünler sonucu özellikle olası ikinci turda
Kürtlerin oylarını alma olasılığı da bulunmaktadır. Cumhurbaşkanlığını adayını
ikinci turda Kürtlerin belirlemesi beklenilmektedir!
........
CUMHURBAŞKANLIĞI SECİMİ FIRSAT EŞİTLİĞİ GÖZETİLMEDEN, ANTİDEMOKRATİK VE ADİL OLMAYAN BİR ŞEKİLDE SÜRDÜRÜLMEKTEDİR. Vatanın, milletin, devletin çıkarlarından çok şahsi çıkarlar, ihtiraslar ön plana çıkmaktadır.
DİĞER BİR OLUMSUZLUK İSE, CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİM TARİHİNİN TAM YAZ TATİL SEZONUNUN ORTASINDA BELİRLENMESİDİR. Bu durum daha çok muhalefetin özellikle CHP yönetiminin beceriksizliğini ve öngörüsüzlüğünü ortaya koyuyor.....
Tum bu olumsuzluklara karşın çatı adayının kazanma şansı bulunmaktadır. Halk prof. Ekmel beyi tanıdıkça, öğrendikçe oylarında artış teyit edilmektedir.
………………………
Sayın ………………………,
programlarınızı ve yazılarınızı memnuniyetle izliyor,
okuyorum. Tamamı olmasa da bir çok konuda ki görüşlerinize katılıyorum. Bu
günkü cumhurbaşkanlığı seçimi ile ilgili yazınızda olduğu gibi.
Ailece dört gözle
yaz tatilini bekleyen seçmenlerin, siyasiler tarafından zor durumda
bırakılmasına, mağdur edilmesine isyan ediyorum. Ve bugünkü köşe
yazınızda dile getirilen gerçekler bilinmesine rağmen; neden
muhalefet, başta CHP ve Sizler gibi kamuoyunda etkili insanların yaz
tatil sezonunu yerine başka bir seçim tarihinin belirlenmesi için gereken
yapılmamıştır, uyarılarda bulunulmamıştır. Vatandaşları düşünen yok,
çoğunluk kendi çıkarları peşinde koşmaktadır, bu örnekte görüldüğü gibi.
CHP başkanı sayın
Kılıçdaroglu' nun TIPIŞ, TIPIŞ SANDIĞA GİDECEKSİN.. (talihsiz sözü, emir kipli
hitabı) deyip masaya vurması ahmaklığın
diğer bir göstergesidir. (Kaba, yakışıksız; fakat söylemekten, yazmaktan
da çekinmiyorum). Ekmeleddin Bey; oylarını artırırken,
Kılıçdaroglunun bu gibi talihsiz sözleri de oylarını azaltıyor!
ü İktidarın sebep olduğu olumsuzlukları,
vukuatları, yolsuzlukları daha fazla ve sesli bir üslupla öne çıkarması ve
cumhurbaşkanlığı ile ilişkilendirmesi gerekiyor.
ü
ÖZELLİKLE
TAYYİP ERDOĞAN BAŞKANLIĞINDAKİ HÜKÜMETİN EKONOMİK BAŞARISIZLIĞINI
SAYILARLA DİLE GETİRMELİDİR.
ü
TAYYİP ERDOGAN
BAŞKANLIGINDA DEVAM EDECEK DEVLET YÖNETİMİ İLE TÜRKİYE’ Yİ BEKLEYEN
PARÇALANMA KAOS NORMAL VATANDAŞLARA ANLATILMALIDIR. Maalesef bir çoğumuz,
Türkiye’yi yakın gelecekte bekleyen felaketlerden haberdar değiller, yada
haberdar olmak istemiyorlar! (İnşallah ben yanılıyor olmamdır ve felaket
tellallığı yapmam olmamdır.)
ü
Din
kullanılarak toplumun nasıl kullanıldığını açıklamalıdır,
ü
Hukuk ihlallerini
dile getirmelidir. Buna neden olanların hesap vermek zorunda olacağını da
vurgulamalıdır.
ü
CUMHURBAŞKANLIĞI
MAKAMININ VE SEÇİMİN ÖNEMİNİ HALKA ANLATILMALIDIR. (kötü yönetimin; insanları
işinden, ekmeğinden, sağlığından, yurdundan ettiğini, can mal güvenliğini yok
ettiğini, yaşamlarını zorlaştırdığını, geleceklerini kararttırdığını
vatandaşlara açıklanmalıdır. İyi bir devlet yönetiminde etkili, tarafsız,
icraatın kuklası olmayan bir cumhurbaşkanlığı makamının olmazsa olmaz olduğu
halkın anlayacağı bir dille anlatılmalıdır.) İyi kaliteli bir yönetim için, bu
yönetime ehil, dürüst, bilgili, kendisi ile çevresi ile barışık, kişilikli
kaliteli insan seçimi ile sağlandığı bildirilmelidir. Bu kural
devlet yönetimlerinde olduğu gibi şirketlerin ve kurumların
yönetiminlerinde içinde geçerlidir.)
ü
VE
CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİLMESİ HALİNDE BU GİBİ YÖNETİMSEL OLUMSUZLUKLARA KARŞIN
NELER YAPACAĞI HALKA AÇIK SEÇİK DUYURMASI GEREKİYOR.
ü
Ekmeleddin beyin
bu kısa sürede AKP seçmenlerinden İslam dini adına yapılan suiistimalleri
de öne çıkararak oy kazanmağa çalışmalıdır.
Yani AKP den de oy
toplamağa onlara da güven vererek desteklerini kazanmalıdır. Aslına bakılırsa
Ekmeleddin Beyin Cumhurbaşkanlığı altında Tayyip Erdoğan’ın genel seçimlere
kadar başbakan kalması hem başbakanın hem de AKP nin yararınadır, bu suretle
Tayyip Erdoğan’dan sonra AKP’nin DYP ve ANAP benzer bir dağılma
olasılığı ortadan kalkabilir. Başbakana ve AKP’ ye en büyük zararı bence yakın
danışmanları vermektedirler. Bu gün de geç vakitte bir kanalda Başbakanın
jöleli danışmanı izleyince, bu görüşümde haklı olduğuma kendi kendime karar
verdim. Jölelinin daha sağlıklı fikir yürütmesi ve gerçekçi düşünmesi için
bir süre dinlenmesinde, tatile çıkmasında siyasetten bir süre uzak durması hatta
doktora gitmesinde yarar vardır diye düşünüyorum! Eğer yazılanları ciddiye almıyorsa, programlarını kendini TV ekranlarında
tekrar görsün.
ü TÜRKİYE'DE YÖNETİMSEL MÜZMİN HASTALIKLARDAN BİRİ (YANİ
YÖNETİMSEL HATALARINDAN BİRİ); YÖNETİCİLERİN ÇEVRESİNİ KUŞATAN YALAKLARIN
DALKAVUKLARIN ÇIKARCILARIN, ÖRGÜTLERİN, CEMAATLERİN ETKİLERİ ALTINDA KALIP
GAZA GELMELERİDİR, YANLIŞ KARARLAR VERMELERİDİR.
AKP başlangıçtaki misyonundan ve vizyonundan epey
saptırılmıştır. Boyu posu duruşu ile gurur duyduğumuz, umutlandığımız Başbakanımız
Tayyip Bey, nefret edilir hale dönüştürülmüştür! Tabi bunlar kendi gözlem ve düşüncelerim,
değerlendirmelerim...
-
KISACA;
EKMELEDDİN
BEYİN İŞİ ZOR, FAKAT ÜSTESİNDEN GELİNEMEYECEK KADAR DA ZOR DEĞİLdir. Kazanma
şansı bulunmaktadır.
Örneğin, Cumhurbaşkanı Gül' ün sessiz kalması, uyarmaması,
icraatın korkak noteri gibi davranması da Başbakana yarardan çok zararı
olmuştur. Devlet kurumlarının da yönetimin kamuoyuna sızan
olumsuzluklarında sessiz kalmaları başbakanın aleyhine sonuçlanmıştır.
Saygılar
DrHusso
İzmir,15.07.2104
·
Türkiye’de
yaşayan bir Türk Vatandaşı olarak, Türkiye’de olup bitenler her vatandaş gibi
beni de etkilemektedir, beni de bağlamaktadır. Bizlerinde iyi bir geleceği, Türkiye’nin
huzur, güven refah dolu zengin bir geleceğine bağladır. Farklı siyasi, dünya
görüşlerinde olmamız normaldir, bu bir zenginliktir. Fakat bizleri birleştiren daha
güçlü, zengin, mutlu ve barışık bir Türkiye olmalıdır.
·
Türkiye;
bölgesinde zengin büyük bir gelişme potansiyeline sahip ender dünya ülkelerinden
biridir. Bu gerçeği birçoğumuz bilmemize rağmen, bu zenginliği harekete geçiremiyoruz.
Bu bir yana Türkiye’yi batırmak, parçalamak için birbirimizle yarışıyoruz. Örnek
mi? 21. Yüzyılda şeriat düzenine olan özen, istek ve icraatlar…… Bu amaçlarla
çocukların okullarda eğitilmeleri gösterilebilir.
·
Gavurun
memleketlerinde dinin devlet yönetimlerine olan etkileri baskıları yüzyıllar
önce kanlı ayaklanmalarla isyanlarla kaldırılmıştır, Gavurun memleketleri bilime
teknolojiye ağırlık vererek refah düzeylerini geliştirmişlerdir, Zor yaşam
şartlarında bilim ve teknoloji ve ticarete ağırlık vererek ayakta kalma
mücadelesi veriyorlar.
·
Gavurun memleketlerinde
çocuklara, gençlere mühendislik bilimleri özendirilmeğe planlı programlı bir
şekilde çalışılıyor.
·
Bizlerde
ise çocuklar, gençler hatta vatandaşlar dini hurafelerle, dini uydurulmuş masallarla
beyinleri körleştiriliyor, Araplaştırılıyorlar.
·
21. YÜZYILDA İSLAM DİNİNDE, MÜSLÜMAN
ÂLEMİNDE CİHAT; BİLİM VE TEKNOLOJİDE
OLMALIDIR.
·
Müslümanlıkta
cihat; insanları katletmek değildir.
·
Radyo ve televizyonların
neredeyse tamamı dini hurafelere masallara dayalı sözde Allah adına programlar
yayınlıyorlar. Türkiye de dini hurafelere ayrılan yayınların çok azı bilim
teknolojiye, çağdaş eğitime, gerçek dini eğitimine verilse inanın daha fazla
sevap kazanacaklardır.
Devletin ehilsiz kişilerce kötü yönetilmesi, bizleri her yönüyle kötü etkilemektedir. Örneğin, Üniversitelerdeki eğitimi de olumsuz etkilemektedir, Kalitesiz, aksak akademisyenlerin yetişmesine de neden olmaktadır. Bu nedenle de yükseköğretim kurumları Türkiye de olup bitenlerle ilgilenmelidir, hiçbir partinin, siyasi çıkar görüşün, örgütün maşası olmadan sesini duyurmalıdır, ülkeye devlete sahip çıkma beceresini ve cesaretini göstermelidir.
Öğretim üyeleri kendilerini bilime vermeleridir, eğitime, öğretime, araştırmalara odaklanmalıdırlar siyastten uzak bulunmalıdırlar gibi görüşlere katılmıyorum. Ekonomik ve siyasi özgürlüğün olmadığı, huzur ve güvenliğin ve bulunmadığı ve fırsat eşitliğin gözetilmediği ve kaliteli öğretim ve eğitimin ve ARGE’nin alt yapıların sağlanmadığı ülkelerde kaliteli eğitim öğretimden ve bilim teknolojiden bahsetmek saçmalık olur. …
………..
0 yorum: