HAY ALİ, HAY VELİ, HAY ALİVELİ;
AMAÇLARI, dertleri de KENDİ CEPLERİ
AMAÇLARI, dertleri de KENDİ CEPLERİ
Vatan, Devlet, Millet, Bayrak, Sakarya,
Cumhuriyet, Laiklik, Atatürk, Çağdaşlık,….
Din, İman, İslam, Muhammed, Şeriat, Sevap,
Haram, Günah, Cennet, Cehennem, Medrese, Tarikat, Cemaat, Allah Adına Cihat…
İnsan Hakları, Büyük Türkiye, Kardeşlik, Barış,
Huzur, Güven, Gelecek,…
Daha neler, neler, neler… Sayfalar bitmez. Bunlar ne? Yazmağa
da saçmalamağa dahi değmez!
………….
Hay Ali, Hay Veli, Hay Aliveli;
Türkiye’de siyasette, ekonomide bir çoğunun amacı kendi cepleri,
kısa yoldan ter dökmeden, hak etmeden, hazırdan başkalarının hakkından kendilerini
zenginleştirmek, sekteye uğramış egolarını tatmin etmektir.
İnanmıyor, saçmalıyor diyorsanız; sizlerde bir araştırın, gerçekleri
görün.
Türkiye yazın, gerisi gelir!
Türkiye yazın, gerisi gelir!
………………..
Hay Ali, Hay Veli, Hay Aliveli;
Bir çoklarının kısa sürede yedi sülaleleri
ile birlikte servet üstüne servet edindiklerini, hak etmedikleri makamlara
getirildiklerini tespit edersiniz.
Bu kısa sürede hak etmedikleri acık ve
gizli zenginliklerine, devletin önemli makamlarına nasıl ulaştıklarını
görürsünüz.
Ne kadar vergi verdiklerini, ülkeye insanlığa
neler kazandırdıklarını, neler ürettiklerini kimse sorma cesaretini göstermez.
…………………………
Hay Ali, Hay Veli, Hay Aliveli, tut birini vur digerine;
Dünyada caniler, teröristler, katiller diye bilinenler Türkiyede mevcut devlet yönetimin akıl almaz uygulamları sayesinde bagımsızlık savaşcıları, kahramanlar diye ilan ediliyorlar. Vatan
parçalanıyor, ülke bölünüyor, insanlar ölüyor, yokluk çekiyor, diplomalı gençler
de işsizlik artıyor, çocukların, gençlerin gelecekleri körleştiriliyor, borçlar artıyor, Yolsuzluklar göze batıyor,
yoksulluk beter devam ediyor, Yunanistan Ege Denizinde burnumuzun dibinde ve Türkiye’ye
ait adacıkları kaş göz arası işgal ediyor,...
Devletin
otoritesi doğuda geçmiyor, Başkanı güney doğuda takmıyorlar,
Tarım
ülkesi Türkiye bir zamanlar ihraç ettiği malları ithal etmeğe başladı, Satacak fabrika
kurum, banka, maden, mağaza, çarşı, konut, hotel, tatil köyü, plaj, işletme
kalmadı, arazileri, limanları, vatanı parselleyip satmak kaldı….
Türkiyenin çıkarlarını savunmaktan, korumaktan aciz ve dibe vurmuş bir devlet yönetimi, Şehitler ölmesin analar aglamasın; bariş, demokrasi acılımları ile boş hitaplarla ayakta kalmaga, hiç bir şey olmamış gibi halkın yüzüne hala bakmaga direniyorlar. Pes dogrusu!
Türkiyenin çıkarlarını savunmaktan, korumaktan aciz ve dibe vurmuş bir devlet yönetimi, Şehitler ölmesin analar aglamasın; bariş, demokrasi acılımları ile boş hitaplarla ayakta kalmaga, hiç bir şey olmamış gibi halkın yüzüne hala bakmaga direniyorlar. Pes dogrusu!
……………
Hay Ali Hay Veli Hay Aliveli,
AKP'li Şamil Tayyar, Meclis'te el kaldırıp
indirmekten başka misyonu olmadığını kabul etti !!!!!!!! (Böyle bir meclisin Türkiye’ye hayrı yoktur
zararı vardır, Böyle bir meclisin Anayasa yapma hakkı yoktur, böyle bir meclis
diktatörlük rejimlerine hastır, demokrasi ve cumhuriyetle bağdaşmaz. Görünen
köy kılavuz istemez, Türkiye’de neler olup bittiğine bakın kafi, Türkiye’nin düşürüldüğü
hale bakın..) Türkiye böyle bir meclisi ve siyasetçileri hak etmedi, İtimadi hiyanedir
Başkan padişahtan ta güçlü, tek başına türkiyeyi iki dudagından cikan sözlerle, kimseye danişmadan keyfine göre yönetiyor, alıyor, veriyor, gönderiyor!!! Mecliste tek bir Allahın kulu kalkıp ta anladıgı dilde sen kim oluyorsun diyemiyor. Böyle demokrasi olurmu, böyle devlet kurumları olurmu, böyle sıvıl örgütleri olurmu, böyle tarafsız basın olurmu, böyle akiller secilirmi,....
Başkan padişahtan ta güçlü, tek başına türkiyeyi iki dudagından cikan sözlerle, kimseye danişmadan keyfine göre yönetiyor, alıyor, veriyor, gönderiyor!!! Mecliste tek bir Allahın kulu kalkıp ta anladıgı dilde sen kim oluyorsun diyemiyor. Böyle demokrasi olurmu, böyle devlet kurumları olurmu, böyle sıvıl örgütleri olurmu, böyle tarafsız basın olurmu, böyle akiller secilirmi,....
………………..
Hay Ali, Hay Veli, Hay Aliveli;
Devlet yönetiminde siyasetçilere ve başkana
bakın, söyledikleri ile uyguladıkları icratları tamamen zıt.
Çok daha kötüsü yani asıl vahim olanı; dün söylenenlerin bugün yada yarın inkâr edilmesidir. Demokratik devlet yönetimlerinde böylelerine bu yer yoktur.
Çok daha kötüsü yani asıl vahim olanı; dün söylenenlerin bugün yada yarın inkâr edilmesidir. Demokratik devlet yönetimlerinde böylelerine bu yer yoktur.
Bunları Türkiye hak etmiyor, bunlar Türkiye
siyasetine yakışmıyor, Dün söylediklerini bugün inkar edenlerin devlet
yönetiminde bulundurulmamaları gerekiyor, yasalar buna izin vermemelidir.
…………………
Hay Ali, Hay Veli, Hay Aliveli;
Kardak krizinde Türk Bayrağı’nı kayalıklara
diken SAT ekibinde kahraman subaylar bugün ipe sapa gelmez düzmece suçlarla
İki müebbet bir 16 yıl cezalarla hapishanelerde çürütülüyor.
Devletin Genel Kurmay Başkanı dahil çok sayıda
emekli ve muvazzaf generaller, subaylar ve Eski YÖK Başkanı, rektör, gazeteciler,
parti başkanı ipe sapa gelmez düzmece
suçlarla müebbet cezalarla hapishanelerde çürütülüyor,…..
Askerler, subaylar, generaller, Gernel Kurmay, TSK sucu halkta, devlet yönetiminde başklarinda degil, bizzat kendilerinde aramalidirlar. Hemde çok yönlü olarak biz nerde hata yaptık diye kafa yormaları gerekiyor. günlük, hatirat kitaplar yazacaklarina biraz bir nerde hata yaptık diye tartişsınlar. (Zaman buldugumnda nerelerde hatalar yaptıklarını maddeler halinde yazacagım. Bana göre onlar bu cezayı bu muameleyi fazlasıyla hak etmişlerdir. )
TSK' ya AKP yada PKK degil, bizzat kendileri büyük zarar vermişlerdir. Bu vatana, bu halka bu cumhuriyete olan sorumluluklarını, duyarlılıklarını yerine getirmekten aciz kalmışlardır.
,,,,,,
Darbe yap diyen kim, ta sen işin başında senin subayın daha sonra generalin tutuklanırken, kuvvet komutanı, genel kurmay başkanı olarak sılah arkadaşlarının arkasında oldugunu hissetirmeliydin, onların neyle suclandıgını, delilleri sorabilir araştırılması isteyebilirdin, sılah arkadaşlarının en azından adıl yargılanmaları için gerekli önlemleri isteyebilirdin,.....
Bu ahmaklık ve passiflik korkaklık ile TSK' ya AKP den cok daha fazla zarar verildi.
Demokrasi devlet yönetimlerinde her devlet kurumun adil, saglıklı, otoriter devlet yönetimin uygulanması icin sorumlugu ve agırlıgı vardır.
İyi organize edilmiş bir azınlık devlet yönetimi ele gecirerek kendi beşeri düzenlerini demokrasinin farkli meskelerini takarak kurmaga tesebbüslerinde, devletin kurumları, ilgili mekanizmalar devreye girmelidir.
Askerler, subaylar, generaller, Gernel Kurmay, TSK sucu halkta, devlet yönetiminde başklarinda degil, bizzat kendilerinde aramalidirlar. Hemde çok yönlü olarak biz nerde hata yaptık diye kafa yormaları gerekiyor. günlük, hatirat kitaplar yazacaklarina biraz bir nerde hata yaptık diye tartişsınlar. (Zaman buldugumnda nerelerde hatalar yaptıklarını maddeler halinde yazacagım. Bana göre onlar bu cezayı bu muameleyi fazlasıyla hak etmişlerdir. )
TSK' ya AKP yada PKK degil, bizzat kendileri büyük zarar vermişlerdir. Bu vatana, bu halka bu cumhuriyete olan sorumluluklarını, duyarlılıklarını yerine getirmekten aciz kalmışlardır.
,,,,,,
Darbe yap diyen kim, ta sen işin başında senin subayın daha sonra generalin tutuklanırken, kuvvet komutanı, genel kurmay başkanı olarak sılah arkadaşlarının arkasında oldugunu hissetirmeliydin, onların neyle suclandıgını, delilleri sorabilir araştırılması isteyebilirdin, sılah arkadaşlarının en azından adıl yargılanmaları için gerekli önlemleri isteyebilirdin,.....
Bu ahmaklık ve passiflik korkaklık ile TSK' ya AKP den cok daha fazla zarar verildi.
Demokrasi devlet yönetimlerinde her devlet kurumun adil, saglıklı, otoriter devlet yönetimin uygulanması icin sorumlugu ve agırlıgı vardır.
İyi organize edilmiş bir azınlık devlet yönetimi ele gecirerek kendi beşeri düzenlerini demokrasinin farkli meskelerini takarak kurmaga tesebbüslerinde, devletin kurumları, ilgili mekanizmalar devreye girmelidir.
………….
Hay Ali, Hay Veli, Hay Aliveli,
7 Yılda dolar milyarderi olan başkan, ayda 9 binTL
Başkanlık maaşıyla Türkiye’de geçinemediğini söylüyor! (kamuoyuna yansıyan
haber, erişim tarihi 27.4.13) El insaf, el insaf, el insaf.
AK Parti “hırsızlık, yolsuzluk, usulsüzlük yapanlar” ve bunların
kamudaki ortaklarını kurtarmak için son bir yıldır gece yarısı bir dizi
düzenleme yapıyor. Önce “Özel Yetkili Mahkemeler”in inceleme alanına giren
yolsuzluk ve usulsüzlük yapanların örgüt kurmakla suçlanıp yargılandığı “çıkar
amaçlı suç örgütleri” yasası değiştirildi. Ardından “ihaleye fesat
karıştıranlara” verilen cezanın süresi 12 yıldan üç yıla indirildi. (Taraf Gazetesi, Sözcü Gazetesi)
………………
DAHA NELER,
NELER, NELER…..
KİMİN,
KİMLERİN UMRUNDA?
Ne zamana
kadar!
Devleti
korumak ve kollamakla yükümlü devlet kurumları neredeler?
Devleti
korumak ve kollamakla sorumlu siviltoplum örgütleri neredeler?
Askeri
darbelere karşın olanların bu devlet yönetimlerinde gözlenen olumsuz
gelişmelere karşın sesleri hani nerede?
Sözün bittigi yer; Siyasette çaresizlik, şiddet, magduriyet ; karşın şiddeti ve kaosu başlatır.
0 yorum: